Kültigin Kağan Akbulut

50’li yıllara dayanan gazetelerdeki tefrika çizgi roman üretimi, Gırgır gibi popüler karikatür dergilerinin yükselişi, Leman, Penguen, Uykusuz gibi güncel dergilerin birçok bağımsız yayın krize girerken hâlâ ayakta kalabilmeleri Türkiye’deki çizgi/grafik roman yayıncılığının güçlü tarafı. Bunun yanında birçok meraklı çevrimiçi olanaklar sayesinde daha kolay bir şekilde dünyadaki gelişmeleri takip edebiliyor. Ancak hala ABD ya da Fransız/Belçika gibi ülkelerdeki çizgi/grafik roman kitabı yayıncılığının gerisindeyiz. Levent Cantek geçen yıl çıkan senaryosunu yazdığı Dumankara, Hayat Bir Yangındı kitabının ardından yeni kitabı Emanet Şehir ile yerli grafik roman üretimi açısından önemli bir boşluğu dolduruyor.

Kitapları değerlendirmeden önce bir ayrıma da dikkat etmek gerek. Çizgi roman ile grafik roman her ne kadar kesin kuralları olmasa da birbirlerinden farklı formatlar. Grafik romanın edebiyata yatkın bir tarafı olduğunu ve çizgi roman gibi kolay tüketime yönelik olmadığını söyleyebiliriz. Bu nedenle ele aldığımız bu çalışmaları birer grafik roman ürünü olarak değerlendirmekte fayda var.

Dumankara Levent Cantek’in yazdığı ve 19 yazarın çizdiği 21 öyküden oluşuyor. Hepsi de Ankara’ya, Ankara’da yaşamaya, hatta neredeyse “Ankara mitolojisine” dair öyküler. Bir öyküde Kurtuluş Savaşına, diğerinde Cumhuriyet’in kuruluş sancılarına, eski Rum ve Ermeni mahallelerine, pavyonlarına, mafyasına, sokaklarına, sokaklarına, evlerine gidiyoruz. Her çizer kendi üslubuyla öyküyü aktarmış. Çizgilere bakıp da Türkiye’de ne kadar kıymetli çizerler olduğunu düşünmemek elde değil. Reklam şirketlerinde, grafik ajanslarında çalışan ve popüler alanda üretim yapmadığı için göremediğimiz bütün çizerlerin yaratıcı ürünleriyle karşılaşmak Dumankara’daki en güzel sürpriz.

Emanet Şehir ise aslında bir aksiliğin kitabı. Dumankara için yazılan öykü, çizer Berat Pekmezci işini yetiştiremeyince Dumankara’ya girememiş. Sonrasında ise Levent Cantek ve Berat Pekmezci ikilisi öyküyü büyütüp tek bir kitap yapmaya karar vermişler ve aksilik de güzel bir sonuca dönüşmüş. Emanet Şehir okuru 40’lı yılların sonundaki Ankara’ya götürüyor. Soğuk savaş yavaş yavaş kendini gösteriyor, Cumhuriyet’in kurucu kadroları yaklaşan Demokrat Parti iktidarıyla birlikte telaşa düşüyor, bir yandan halk ne olacağını beklerken, bir yandan da Ankara’nın havası, suyu, entelektüeli, zengini değişmeye başlıyor.

Peki, 40’lı yılların Ankara’sında neler var? En başta memurluk yaparak geçimini sağlayan, ancak avareliği nedeniyle sürgün ve memuriyetten atılma tehlikesi yaşayan başkarakter Şekip var. Şekip için arayış içinde bir yazar diyebiliriz, hem seveceği kadını, hem nasıl ve neler yazması gerektiğini, hem de hayatta nasıl pozisyon alacağını arıyor. Bir yandan Nurullah Ataç’a (ki gerçek kimliğiyle kitapta yer alan tek karakter) yazdıklarını beğendirmeye çalışıyor, bir yandan da popüler bir gazete için hafif tefrika roman yazmaya çabalıyor. Buram buram Orhan Veli kokan Orhan ise Şekip’in edebiyat tartıştığı arkadaşı. Birlikte olduğu seks işçisi Emel ile başlayan ev arkadaşlığı ise onu önce mafyanın ortasına, sonra da polisle komünist arkadaşları arasında bir seçim yapmak zorunda kaldığı duruma savuruyor.

Şekip aslında dönemin apolitik entelektüelinin bir yansıması. Kıymet verdiği edebiyatçı arkadaşlarının komünizme dair düşüncelerini anlamıyor, anlamaya da uğraşmıyor. Bir yandan da karşı tarafta örgütlenen anti-komünizme dair de korku içinde, ancak ne yapacağını bilemiyor. Şekip’in yolu Ankara’nın bütün karakterleriyle kesişiyor. Ve herkes öyküde yerini birer birer alırken Ankara yapbozu da tamamlanıyor. Bu iki kitabın bir diğer önemli yönü de yıllardır metinlerde okuduğumuz Ankara tarihinin görsel bir panoramasını bize sunması. Kıyafetlerden tutun, dönemin Ankara’sının mimarisine; kullanılan eşyalardan markalarına kadar birçok ayrıntı üzerine düşünülerek çizimler yapılmış. Bu nedenle hem yazarı hem de çizerleri bu görsel şenlik için kutlamak gerek.

Bir orta Anadolu deyişine göre “Eyi öküz, dönümünü bilirmiş.” Benim kitaplar hakkında yerim bu kadar. Gerisi için adresi biliyorsunuz. Levent Cantek’in çizgi roman, mizah ve kültür üzerine çalışmalarını takip etmek için: http://derinhakikatler.blogspot.com.tr

yazar-kitap

1- Dumankara (Hayat Bir Yangındır) – Levent Cantek / İletişim Yayınları
2- Emanet Şehir – Levent Cantek – Berat Pekmezci  / İletişim Yayınları