Ümit Yaşar Özkan

80’li yıllarda alıp defalarca okuduğum Peter Pan ve Küçük Dedektif’i hâlâ saklıyorum. (Küçük Dedektif’in yazarı Erich Kastner, kapağa yanlışlıkla Charles Perrault olarak yazılmıştı.) Çocukluk çağlarımda döne döne okuduğum bu iki kitabın kapak resimlerine baktıkça o zamanlar duyduğum heyecanı ve macera vaadini hatırlıyorum.

Arslan Şükür, Mustafa Delioğlu… Bizim neslimiz bir kitabı okumaya kapağından başlandığını bu ressamlardan öğrendi. Bahsi geçen kitapların kapak ressamının Mustafa Delioğlu olduğunu yıllar sonra öğrendim. Okuma belleğimi geriye doğru tarayınca aslında onun tarzına ne kadar aşina olduğumu da fark ettim.

Hemen bazı ifadeleri açayım: Bizim neslimiz dedim, Delioğlu 1976’dan beri ağırlıklı olarak çocuk kitaplarının kapaklarını ve illüstrasyonlarını yapıyor. Tarz meselesini ise uzunca konuşmalı. Kimi sanatçılar kendilerine belli bir yol açar ve o yolda ilerlemeyi tercih ederler. Kimileri de her fırsatta yeni yollar açma peşindedir. Delioğlu ikinci gruba giriyor. O birden fazla üslubu olan, sürekli arayan, üreten bir sanatçı. Onun tarzı değil tarzları var. Delioğlu’nun her masal için bir fırçası, her hikâye için değişik bir kalemi var.

Tahir Alangu’nun Billur Köşk Masalları’nı iki kez resimleyen Delioğlu’nun bu iki farklı baskıda bambaşka iki teknik kullandığını görüyoruz. Sadece bu örnek bile onun kolaya kaçmayan, aramaktan vazgeçmeyen tarafını göstermeye kâfi. Tahir Alangu’nun Billur Köşk MasallarıKediler PadişahıKeloğlan Masalları için Delioğlu’nun keşfettiği desen dili benzersizdir. Bu desen dilini geliştirirken minyatür sanatından ve Karagöz tasvirlerinden ilham almış gibidir. Masal dilinin yalınlığı ile örtüşen bu desen ve figürler, modern bir nakkaşın çarpıcı işleridir.

Sanat hayatı boyunca çocuk edebiyatımızın birçok kalemiyle birlikte çalışan ressamımız şimdi de Cahit Zarifoğlu’nun Motorlukuş’unu yorumlamış. Batı’da böyle şeyler sık yapılsa da bizde örneğini çok görmüyoruz. Bir yazarın daha önce basılmış toplu hikâyelerinin içinden birini seçip yeniden resimleyip müstakil bir kitap hâline getirmek… Böylece usta bir ressamın usta bir masalcıyı nasıl yorumladığını görme imkânına kavuşuyoruz.


Motorlu Kuş
Cahit Zarifoğlu
Beyan Yayınları

Motorlukuş, Zarifoğlu’nun diğer masalları gibi alt metni zengin, farklı okumalara açık bir metin. Mesela Mavisel Yener, “Popüler kültüre ve mandacılığa karşı bir duruşu var” ve “Emperyalist çarkı çocuk okura böylesi başarıyla anlatmak her yazarın harcı değildir” değerlendirmelerinde bulunmuş. Mavisel Yener’in emperyalizm vurgusuyla Delioğlu’nun Oto Kuşlar’ı tasvir edişi birbirine denk düşüyor.

Ressamımız Oto Kuşlar’ı çokuluslu şirketlerin patronlarını çağrıştıracak şekilde resmediyor. Masalcının neredeyse şifahi diyebileceğimiz; bir zaman kipinden ötekine şaşırtıcı ani geçişlerle süregelen anlatı tekniği ressamın çizgilerinde karşılığını bulmuş. Zarifoğlu’nun dinamik anlatımıyla Delioğlu’nun kıpır kıpır figürleri Motorlukuş’u yeniden okumak isteyenler için bir göz şenliği sunuyor.

Masalcının hayali yer yer zorlayıcı, hatta meydan okuyucu: “Bir de bakmış ki görülmemiş bir hayvan daha. Kuş desen değil, mamut desen değil, aslan hiç. Dedik ya çok garip bir yaratık.” Hayali zorlayan böyle bir figür Delioğlu’nun fırçasının ucunda somutlaşıyor, görünür hâle geliyor.

Binlerce kitabı resimlemiş, kaç neslin hayal kahramanlarını renklendirmiş, Mustafa Delioğlu da bir çeşit masal kahramanı sayılmaz mı artık: Kırk fırçalı ressam. 

Arka Kapak dergisi 35. sayı