Esra Nur Akbulak

İngiltere menşeili “kültürel çalışmalar” alanının ülkemizde ve tüm dünyada geçmişe oranla çok daha fazla mesele edinildiği, bu alana hangi içeriklerin ve temaların dâhil edilip edilmeyeceğine ilişkin tartışmaların yoğunlaştığı bir dönemde İletişim Yayınları oldukça önemli bir çalışmayı okurlarının ilgisine sundu. Galatasaray Üniversitesi’nin iki değerli hocası; Michel Bourse ve Halime Yücel, kültürel çalışmaların politik arenada neye tekabül ettiğini sorunsallaştırarak başlıyorlar çalışmalarına. kültürün ideolojik bir aygıt olarak varlık sahasını ve kapsamını Althusseryan bir perspektifle ele almakla birlikte kültürün “sıradan” ve “sıra dışı” arasında sürekli değişen pozisyonunu değerlendiriyorlar. “Alt kültür, popüler medya, popüler müzik, giysi ve spor”a ilişkin tartışmalar günlük pratikler üzerinden tartışılırken eleştirel ve disiplinler arası bir bakış açısıyla günlük hayatın tüm bileşenleri üzerinde düşünülmeye değer birer unsur olarak okurun dikkatine sunuluyor. Çok kültürlü bir toplumun ne şekilde mümkün olabileceğinin, egemen kültürlerin belirleyiciliğinin ve bir anlamda alt kültür gruplarına uyguladıkları sembolik şiddetin gündelik hayatın sosyolojisinin yapılarak ele alındığı kitap, kitle kültürü ve alımlama estetiğine ilişkin de derinlikli bir bakış açısı sunuyor. Bugün Kültürel Çalışmalar alanının bu denli rağbet görme sebebinin bizzat egemen kültürlerin “dışlanmış” ve normların dışında kalan kültür gruplarına yönelik yarattıkları tehlikeden kaynaklandığı iddiası, kitabın ana akslarından birini oluşturmakta. Bu alanın son derece politik bir şekilde toplumsal ve siyasi aktörler üzerindeki etkisini gözler önüne seren kitap, çokça tartışmaya açılan fakat üzerine net bir şeyler söylemenin güç olduğu bu alana dair önemli bir boşluğu doldurmayı başarıyor.


Kültürel Çalışmaları Anlamak
Michel Bourse -Halime Yücel
İletişim Yayınevi

Günlük hayatınızdaki kıyafet tercihinizden, orta yaş krizinizde peyda olan hobilerinize dek neyi niçin yaptığınızı, neden şiddetle yapmak konusunda ısrarcı olduğunuzu her konuda söyleyecek sözü olan birine sormak hayatınızı ne denli rahatlatırdı kim bilir. Psikolojinin temel ilkelerini merkeze alan bu kitapta eylemlerimizin nedensel arka planlarını çözümlemeye ve bu sayede eylemlerimize, kararlarımıza, arzu ve isteklerimize anlam vermeye bir adım daha yaklaşıyoruz. Neyi niçin yaptığımıza ilişkin bir anlamlılığın kendi hayatlarımızı yaşarken kazandıracağı içgörüyü göz ardı edemeyeceğimizin altını çizen yazar Sarah Tomley, Freud Bu İşe Ne Derdi? başlığıyla çıktığı yolda kendi sözünü söylemekten de kaçınmıyor.


Freud Bu İşe Ne Derdi?
Sarah Tomley
Çevirmen: Devrim Çetinkasap
İş Bankası Kültür Yayınları

Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde yazılmış ilk kadın romanlarından biri olan Zafer Hanım’ın Aşk-ı Vatan kitabı, sosyolojik ve edebî bir tartışmanın temel malzemesi olarak çıkıyor karşımıza. Tanzimat’la birlikte yaşanan siyasi değişimlerin Şerif Mardin’in de ifade ettiği gibi kadının toplumsal hareketliliğinde sahip olduğu önemi sunması bakımından hem içeriği hem yazarı itibariyle oldukça önemli bir kitabı masaya yatırıyor Ayşegül Utku Günaydın. Siyasi arenada kadın hareketlerinden söz edebileceğimiz bu dönemde kadın yazarların dergi ve gazetelerde de çalışıyor olması toplumsal iklimin yanı sıra kültürel iklimin değişimine ilişkin de çok fazla ipucu barındırmakta.


Kadınlık Daima Bir Muamma
Osmanlı Kadın Yazarların Romanlarında Modernleşme
Ayşegül Utku Günaydın
Metis Yayınları

Bilhassa gençlerin eleştirel düşünmeyle birlikte gündelik hayata ilişkin akıl yürütebilme becerisi kazanmasını hedefleyen Ryan Ruggiero, yola çıktığı bu fikirle felsefeyi, soyut ve metafiziksel meseleleri somutlaştırmaya yönelik de bir zihin haritası sunuyor. Kitap, somut anlamda bir okurluk tecrübesi kazandırmanın yanı sıra dünyayı okumaya yönelik de bir rehber olma özelliği taşıyor. Bilgi edinme yöntemleri sağlıklı olmadığı takdirde edinilen bilginin düşünceye ve düşünme biçimine bir katkı sağlamayacağı fikriyle yola çıkan yazar, okuma ve tecrübe etme pratikleri üzerine de metodolojik bir perspektif sunarak yola çıkarken güttüğü amaca sadık kalıyor


Eleştirel Düşünme İçin Bir Rehber
Vincent Ryan Ruggiero
Çevirmen: Çağdaş Dedeoğlu
Alfa Yayınları

Ermeni edebiyatının katkılarıyla İstanbul’u tarihsel bir mekân olmanın ötesinde çokrenkli, çokkültürlü hayatıyla bambaşka şahitlerin tuttukları notlarla, hafızalarındaki işaretlerle tanıma imkânımız da artıyor günbegün. Aras Yayıncılık bir kitabı daha –Hagop Mintzuri’nin 1897 ve 1940 yılları arasındaki dönemde, İstanbul’da biriktirdiği anılarını– okurlarla buluşturdu. Beşiktaş ve Hisar sokaklarında geçen tüm hikâyeler, yirminci yüzyıl başlarında İstanbul’da yaşayan bir esnaf çocuğunun gözünden naif bir dikkatle yakalanmış gözlemlerin inceliklerini ve renklerini barındırıyor. İki bölüme ayrılan kitabın ikinci yarısınıysa Cumhuriyet sonrasında dönüşen İstanbul hatıraları oluşturuyor.


İstanbul Anıları (1897-1940)
Hagop Mintzuri
Çevirmen: Silva Kuyumcuyan
Aras Yayıncılık

Dünya edebiyatının önemli kurmaca eserlerini çevirerek Türk okurlarla buluşturan Yüz Kitap, Richard Yates’in Amerikan Rüyası çemberinin dışında kalmış karakterlerinin portrelerini sunduğu kitabını okurlarla buluşturdu. Savaş sonrası New York’unun “küçük insan”ını sessiz hikâyeleriyle resmediyor.


Yalnızlığın On Bir Hali
Richard Yates
Çevirmen: Yasemin Akbaş
Yüz Kitap

Arka Kapak dergisi 27. sayı