Ece Çavuşlu

Üniversitelerde editörlük, redaktörlük ya da lektörlük eğitimleri verilmiyor. Editör olmak isteyenler, yayın dünyasına girip kendi yollarını bulmalı; metne, hata yapmaktan çekinerek ya da korkuyla yaklaşmamalı ve kendi tarzlarının oluşmasını sağlayacak usta editörler ve yayınevleri ile çalışmalılar çünkü akademik eğitimi olmayan bu meslek, usta-çırak ilişkisiyle öğreniliyor.

Bir editörün ilk dosyası her zaman en sancılı olandır ama insan zamanla;  gelen metnin ana diline ve türüne göre bakış açısı geliştirebilmeyi, bir sözlükten diğerine geçebilmeyi, hatta kitabın kaderini değiştirebilecek cesareti kendinde bulabilmeyi ve elinin değdiği her kitaba imzasını atabilmeyi öğreniyor. Sektörde çoğunlukla emeğinin yok sayılmasına, okurlar için tamamen görünmez olmasına rağmen elindeki ham metinden bir kitap oluşturabilmek, editör için sanırım büyük mutluluktur.

Bir editörün kendini geliştirmesi için zemin hazırlayan en önemli unsurun, yayınevi olduğunu düşünüyorum ve kendimi bu açıdan oldukça şanslı sayıyorum. Koridor Yayınevi, kuruluşundan beri birçok atılımla adından söz ettirmeyi başarmış, her projesinde kitabı, kâğıdından tasarımına kadar bir bütün olarak ele alıp markalaşacak eserler ortaya çıkarmıştır. Polisiye, kişisel gelişim, dünya klasikleri gibi kategorilerde eserler veren bir yerde çalışmak, benim de esnek düşünmemi ve kendimi bu alanlarda geliştirmemi sağladı.

Yayınevinin bir parçası olduğumda, Dünya Klasikleri serimizin hazırlıkları bitmek üzereydi. Kitaplar, Ahmet Arpad, Handan Ünlü Haktanır, Çağlar Tanyeri gibi alanında uzman çevirmenlere özgün dillerinden çevrilmek üzere emanet edilmiş, onlardan gelen dosyalar, çeşitli üniversitelerin ana bilim dalı başkanlarına, kontrol etmeleri için gönderilmiş ve en son bizim masamıza gelmişti. Sektörde, özellikle klasiklerin çevirilerinde skandal hatalar yapıldığına tanık olduğumuz bir dönemde, bu özenli çalışmalar sadece kitabın içeriğinde değil, kapak tasarımlarında da yürütüldü ve bez ciltli, özel baskılarla görsel olarak dikkat çekici sonuçlar elde edildi. Kasım ayında serinin 20. kitabı olan Martin Eden, raflardaki yerini alacak. Sefiller, Suç ve Ceza, Anna Karenina gibi pek çok önemli eser de 2018 yılında okurlarla buluşmaya hazırlanıyor.

Polisiye ve psikolojik gerilim kategorisinde ise Ali Land’in dünyanın pek çok ülkesinde, çok satan kitaplar listelerinde yer alan Oda isimli romanı, bu ay raflardaki yer alacak. Kitapta, annesi seri katil olan bir kızın içsel çatışmaları ve cinayetler yüzünden paramparça olan yaşamına tanık oluyor, bir insanın iyi mi yoksa kötü mü olacağına kara verirken içine düştüğü ikilemi tüm çıplaklığıyla izleme fırsatı buluyoruz.

Kişisel gelişim ve psikolojik gerilim kitaplarının yanında, alanındaki en iyi araştırma kitaplarını da logomuz altında topluyoruz. İlk baskısı 2005 yılında yapılan Hz. Muhammed, kitabın yeni baskısını uzun süredir bekleyen okurları sevindirecek. Tekrar gözden geçirilmiş ve içeriğinin değerine uygun olan bir tasarımla okurlarla buluşan Hz. Muhammed’in yazarı Karen Armstrong, eski bir rahibe ve çok değerli bir din tarihçisi. İslam Peygamberi’nin hayatına dair her şeyin, roman akıcılığında ve her yaştan okura hitap edebilecek bir dille sunulması nedeniyle herkesin, Hz. Muhammed’e, kitaplığının başköşesinde yer vermek isteyeceğine inanıyorum.

Çocuk psikolojisi alanındaki en önemli kaynak kitaplardan biri olarak kabul edilen Köpek Gibi Büyütülmüş Çocuk da yıllar sonra tekrar, güncellenmiş baskısıyla, kasım ayında okurlarla buluşacak. Yazarı Bruce Perry’nin çalışma yaşamı boyunca karşılaştığı akıl almaz vakalar üzerinden; beynin travmalar karşısındaki tepkileri anlatılıyor ve umutsuz kabul edilen vakalar için bile kanıtlanmış çözüm önerileri sunuluyor.

Bu yıl Türk yazarları da bünyemize katmaya başladık. Beşinci kitabı 26 ile aramıza katılan Merve Akıncı’dan sonra kendi yaşamından esinlenerek yazdığı ilk kitabı Öldüm Çık’la okurları yakalayacak olan Perihan Gün, kasım ayının sürprizlerinden olacak.

Sevilen yazarlarımız Linwood Barclay ve Chevy Stevens’ın yeni kitaplarının yayın programımızda olduğunun müjdesini de verebilirim. Yine uzun süredir baskısı yapılmayan bir kişisel gelişim kitabını logomuzun altında görebileceksiniz.

 

Bu yazı Arka Kapak dergisinin 27.sayısında yayınlanmıştır.