Cüneyt Gönen

Jeff Vandermeer’in esrar perdesini sonuna kadar kaldırmadığı, merakı her bölümünde kamçıladığı, köhneleşmiş prangalı bir hayalin peşinden umudu sürüklediği üçlemesi Yok OluşYetki ve Kabulleniş; Southern Reach, teşkilat tarafından hipnotik telkinlerle uygarlığın tüm izlerinin kayıp olduğu uzaklardaki X Bölgesi’nin sırrını çözmek için yönlendirilen ekiplerin gizemli, tehlikeli, ümitsiz bir yolculuğudur.


Yok Oluş
Southern Reach Üçlemesi 1
Jeff Vandermeer
Alfa Yayınları

Üçlemenin ilk kitabı Yok Oluş, X Bölgesi’ni mümbit bir yer olarak raporlayan ilk keşif ekibinin ardından başarısız olan on ekipten sonra görev bayrağını teslim alan ve karmaşık parametrelere dayalı olarak seçilen antropolog, psikolog, haritacı ve biyolog olmak üzere toplam dört kadından oluşan ekibin keşif macerası ile başlıyor. İptidai şartlar altında kıt ve kullanışsız aletlerle gözlemlerini ve bilimsel incelemelerini kayıt altına alan, gerekli gördükleri numuneleri toplayan, arazinin haritasını çıkaran ekibin iradeleri liderlik kisvesini giyen psikoloğun hipnoz oyunu ile kontrol edilmektedir. X Bölgesi başka bir yaşam formunun kamuflajı, bir dönüşümün maskesi olabileceği, insan yaşamını etkileyeceği, biçimlendireceği hatta yok edebileceği düşüncesi araştırma motivasyonunun itici gücüdür fakat bu hipotezlerden ekip üyeleri başlangıçta bihaberdir.

İkinci kitap Yetki, kafkaesk romanların izlerini taşımaktadır. Hiçbir şeyi ve kimseyi kumanda edemeyen, kendi içinde tezatlık ve ironi muhteva eden Kontrol; cesareti kırılmış, duygusal travmalar yaşamış, mücadele gücünü kaybetmiş ekibin sözde psikolojisinin tamir ustasıdır. Sahadan ofise taşınan bu bölümde kara mizah, hicvi kuşku, dolambaçlı oyunlar ile Southern Reach üyeleri tarafından X Bölgesi’nin sırları çözülmeye çalışılmaktadır. Görev sorumluluğu, vazife bilinci, dava şuuru erozyonunu önlemek adına gerçek isimlerin kullanılmasından itina ile kaçınılan ekip üyelerinin esamileri alıkonulmuş, hedef ve amaca kilitleyecek sıfatlar tahvil edilmiştir.

Son kitap Kabulleniş, biyolog ve Kontrol’ü yan yana getirir ve X Bölgesine doğru son bir yolculuğa çıkartır. Zaman dizimi ihlal edilmiş bu kitapta, fener bekçisi, müdür, Kontrol ve Hayalet Kuş gibi farklı karakterlerin yaklaşımlarından devşirilerek X Bölgesi oluşumunu açıklamaya çalışan armonize bir reaksiyonlar zincirinin halkaları birleştirilir. Son kitap, önceki iki kitabın bilinmezlik sarmalını, dolambaç çıkmazını ve duygusal etkilerini çözümlemeye çalışan mülhakat silsilesinin son durağıdır. Bu kitapta biyolog artık “Hayalet Kuş” olarak tanımlanmaktadır. Bu yolcukta gördüğü farklı dünyayı, şahit olduğu olayları, göğüs gerdiği zorlukları bir biyoloğun perspektifinden değil mesleki kalıplarından arındırılmış bir kimlik ile değerlendirmekte ve yorumlamaktadır artık.

İlk kitap olan Yok Oluş, aynı isimle beyaz perdeye taşınmaktadır. Alex Garland yönetmenliğinde Natalie Portman’ın başrolünü üstlendiği filmin gösterim tarihi 23 Şubat (Türkiye için 12 Mart) olarak belirlenmiştir. Üçlemenin tamamının çevrilmesi planlanmış ve hayal edilmiş olsa da yazar tarafından başlangıçta, diğer iki kitap çekim programını yakalayamadığı, bununla birlikte Garland tarafından etki ve bağlantıları üzerinde fazla durulmadığı için sadece ilk kitabın uyarlaması izleyicisi ile buluşacak.

Üçlemenin satır aralarından, Apokaliptik savaşların insan ile doğa arasında olduğu, bu savaşın çoktan başladığı ve nasıl biteceğinin ise insan ırkının elinde olduğunun mesajı okunabilir. İnsanları tanımlanamaz varlıklara dönüştüren, dışarıdaki bozulmuş çevreyi yutan X Bölgesi aslında insanın doğaya verdiği zararı, tahrip ettiği ekolojiyi, ayarları ile oynadığı tabiatı kalibre ederek, düzelterek ve dengeleyerek insanlara kim olduğunu hatırlatan, yaşamsal denklemdeki yerini vurgulayan mikolojik bir organizmadır. Bencil ihtirasların afaki itirafı ise şudur: “Ne dil, ne de iletişim X Bölgesi ve insanlar arasındaki uçurumu aşabilirdi. Benzerlik gösterecek herhangi bir şey X Bölgesi’nin bir bölümünün en ilkel seviyede çalışması anlamına gelirdi. Bir çim. Bir mavi balıkçıl. Bir kadife karınca.

Arka Kapak dergisi 29. sayı