Ayşegül Tozal

“Gerard ve Jacqueline yeni emekli olmuş bir çift. Emeklikle birlikte adeta yeni bir hayatı deneyimleyecek olan bu çiftin arkadaşlarıyla, çocuk ve torunlarıyla, ikili ilişkileriyle ayrıca yalnızlık ve depresyon, bellek sorunları ve denge gibi sorunlarla yüzleşmeleri etrafında dönüyor kitap.


Devletlerin geleceğe yönelik tasarımlarında yaşlılara yönelik çalışmalar ilk sıralara yerleşti. Sosyal sistemler, endüstri kolları ve nüfus politikalarının öznesi yaşlılar olmaya başladı. Dünya geneline baktığımızda son yüzyılda ortalama yaşam süresi 40 yıldan 80 yıla uzadı. İsmail Tufan’ın “Türkiye’de Yaşlılığın Yapısal Değişimi” kitabındaki verilere göre Türkiye’de ise 1960-2002 döneminde “60+” yaş grubu %57, “80+” yaş grubu ise %266 çoğaldı.

Yaşlılık yakın geçmişimize kadar kadim bilgi ve tecrübenin mirasçısıydı. Dede Korkut’tan Köroğlu destanlarına kadar yaşlılık “bilgelik ve olgunluğun” sembolü olagelmiştir. Geçen seneki biz, biz değilken yaşlıların ve yaşlılığa ilişkin algılarımızın değişmesi de kaçınılmaz. Toplumsal rollerin değişmesiyle birlikte, yaşlı bireyler modern yaşamdaki rolüne biraz da hazırlıksız yakalandılar. Doğdukları dönemin yapılarıyla modernliğin belirsiz sokakları yaşlıları tedirgin etti. Üstelik sağlık, güzellik ve sonsuza dek yaşama arzusunun körüklendiği bir ortamda insanlar yaşlanmaktan ve bağımlı hale gelmekten ürkmeye başladılar. Yaşlı birey yaşam tecrübesini ya da bilgilerini yeni nesle aktarmada başta iletişim olmak üzere birçok konuda sıkıntı yaşıyor, bilgi bir şekilde aktarıldığında ise nostaljik bir anlam ifade ediyor.

“Yeni Bir Başlangıç: Emeklilik” kitabıyla Philippe Hofman, yaşlılığın daha geç başlayıp daha uzun sürdüğü bu yüzyılda, emekli ve oldukça zamanı olan genç yaşlıları ele alıyor. Gerard ve Jacqueline yeni emekli olmuş bir çift. Emeklikle birlikte adeta yeni bir hayatı deneyimleyecek olan bu çiftin arkadaşlarıyla, çocuk ve torunlarıyla, ikili ilişkileriyle ayrıca yalnızlık ve depresyon, bellek sorunları ve denge gibi sorunlarla yüzleşmeleri etrafında dönüyor kitap. Hofman, kitabın her bir bölümünde emekli çiftin hayatlarından kesitler sunarken arka planda teorik boyutunu geniş bir perspektifle tartışıyor.

Hofman, günümüzde altmış yaşın üstündekilerin eskiden olduğu gibi köşesinde oturan ve hizmet bekleyen bir grup olmanın ötesinde “aktif ” bir yaşamı tercih ettiklerini öne sürüyor. Yeni emekliler artık yeni spor dallarını keşfediyor, seyahat ediyor, kendilerine özel gruplar kurarak beş çayları düzenliyor ve adeta ikinci baharlarını yaşıyorlar. Tabii ki bu iyilik hali her yaşlının gerçekleştirebileceği kadar genel bir durum değil. Yaşlı bireyin daha önceki yaşamı, sağlığı, yaşadığı çevre gibi birçok gerçek yaşamın son çeyreğini karmaşık ve zorlu bir hale de dönüştürebiliyor. Gerard ve Jacqueline çiftinin emekli olduktan sonraki yaşam öykülerinde az çok tanıdık olabileceğimiz sahnelerle karşılaşıyoruz ve anlamlandırabiliyoruz. Ne var ki, kitabın ilk bölümünde Gerard’ın emekli olduğu gün “bu şirkette geçirdiğim otuz dört uzun yıldan sonra…” şeklinde başlayan konuşmasına ara vermesi ve uzun süren sessizliğin uzun yıllara tekabül etmesi, ancak deneyimlendiği anda anlaşılabilecek bir his olmalı. Bu hissiyat ise yaşlı bireyin ölümüne değin eşlik edeceği duyguyu ifade etmesi bakımından birçok ipucu içeriyor.

Yeni Bir Başlangıç: Emeklilik
Phippe Hofman
Çev: Zeynep Özen
İletişim Yayıncılık

Bu yazı Arka Kapak dergisinin 1.sayısında yayınlanmıştır.