Ümit Yaşar Özkan

‘Huzursuz bir kâbus olan Kafka’nın Dönüşüm adlı hikâyesi bir gün kendini bir çizgi romana dönüşmüş olarak buldu.’

Kafka Dönüşüm’ün kapak resmi için yayınevine yazdığı mektupta böceğin kesinlikle çizilmemesi gerektiğini söylüyor: “Kapakta böcek olmasın, uzaktan bile görülmesin.” Peter Kuper ve Horne Kafka’nın bu uyarısına rağmen Gregor Samsa’nın hazin macerasını çizgi romana uyarlamışlar; elbette ‘böceği’ göstererek. Edebi metinde yoruma bırakılmış bir belirsizliği çizerek somutlaştırmanın okurun tasavvuruna müdahale etmek olduğunu söyleyenler olacaktır. Bu tamamen haksız bir iddia değildir ama hikâyeler dolaşıma girdikleri andan itibaren dönüşmeye başlarlar, ilk başkalaşım okurun zihninde gerçekleşir, çizerin yaptığı kendi yorumunu bir okur-çizer olarak kâğıda dökmektir. Kuper ve Horne’un çizgi romanlarını karşılaştırmak, iki çizer-okurun dönüşümü nasıl dönüştürdüğünü görmek, hikâyeleri sadece hayalhanelerinde canlandırabilen okurlar için zihin açıcı bir temrin olabilir.


Dönüşüm
Franz Kafka
Çevirmen: Ali İmren
Yurt Kitap Yayın

Kafka’nın yayınevine tarif ettiği kapak bire bir yapılmasa da yazarın talebi dikkate alınmış ve böcek gösterilmemiştir. Söz konusu kapakta yarı açık bir kapının önünde ellerini yüzüne kapatmış bir figür vardır, kapının aralığından odanın karanlığını görürüz. Kuper, çizgi romanın kapağında Kafka’nın tarifini ve ilk baskıdaki kapağı ters yüz eder. Kuper’in kapak yorumunda döşemenin üstünde korkuyla kaçan böcek Gregor’u ve üstüne düşen babanın tehditkâr gölgesini görürüz. Belirsizlik ve dehşeti odanın dışına taşıyarak ve babaya yükleyerek kendi özgün yorumunu ortaya koyar çizer ve düz bir uyarlamayla muhatap olmadığımızı anlarız. Horne’un kapak yorumunda böceğin içinde kaybolan Gregor vardır. Horne’un Samsa’sı tamamen bir böcektir. Kuper ise böcek gövdeli insan kafalı bir yaratık çizmiştir, Kuper’in yorumu daha isabetli ve Kafkaesk groteske daha uygundur. Gregor’un yüzünden onun ne hissettiğini anlarız (Kafka’nın o tuhaf, büyüleyici Melezleme hikâyesini ve insanla hayvan arasında kalmış kahramanlarını hatırlamalı). Dönüşüm devam ederken içinde insana dair ne kalmışsa umutsuzca korumaya, savunmaya çalışacaktır Gregor Samsa. Horne’un dev böceği insana dair hiçbir özellik taşımaz ve Gregor’un karmaşasını göstermek için fazla düz ve kaba bir figürdür.

Kuper çizgi mecazlar kullanarak hikâyeyi dönüştürür. Bu tutum doğrudan doğruya yapılmış bir uyarlamanın yavanlığından kurtarır okuru. Gregor’u bir kum saatinin içinde paraya dönüşerek erirken görürüz, kafa sesiyse bu imajla çelişerek tükenmesine sebep olan aymazlığını gösterir: ‘Ailemin ona olan borcunu kapatacak parayı bir biriktirsem- ki en fazla beş ya da altı yıl demek- kesinlikle bunu yapar, özgürlüğüme kavuşurum!’ Edebi metnin kendisi dururken neden çizgi roman uyarlamasını okuyayım ki? Çünkü kum saatinin içinde eriyen Gregor’u çizgi romanda görebilirsiniz. Çizer, metni iyi okumuş ve güçlü çizgi imajlar kullanarak okura yeni yorum imkânları sunmuştur. Bazen yazı geriye çekilir, hikâyenin akışı tamamen çizgiye emanet edilir. Gregor’un dönüştükten hemen sonra sağına dönmek için beyhude yere nasıl çabaladığı sekiz küçük karede gösterilir, bu kareleri takip etmek içini daraltır okurun; ki Kafka’nın yapmak istediği de budur. Uyarlama anlayışları çok farklı olsa da iki çizerin yorumlarının kesiştiği kareler de vardır. İki çizgi romanda da odasına hapsedilmiş Gregor-böceği kuşbakışı görürüz, bu bakış açısı hikâyenin klostrofobik boğuntusunu hissettirir.

Kuper’in uyarlaması hüzünlü, ürpertici ve karanlık. En yakın zamanda Dönüşüm’ü tekrar okumak istiyorum. 

Arka Kapak dergisi 10. sayı